LİLAPEDİA

Bıyık bölgesinde lekelenme sık rastlanan bir durum. Oluştuktan sonra "silinmesi" ciddi bir emek gerektirir ve leke gittikten sonra güneş ışınlarından bölgeyi korumazsanız Leke yine çıkacaktır. Nisan-Eylül ayları arasında en az 30 SPF koruma içeren bir kremle güneş ışınlarından lekeli bölgenin korunması gerekir.

Çünkü gözünüze belirgin olarak çarpmasa da leke deri altında varlığını sürdürür ve "UV ışınlarıyla teması" tekrar koyulaşması için yeterlidir.

Bazı bünyelerde ter salgısı daha farklı yoğunlukta olur. Hamilelik, hormonal tedaviler, asabiyet ve bazı ilaçların kullanımı terin yapısını değiştirir. Bu gibi durumlarda, cilt üzerindeki terin ultra viyole ışınlarıyla teması yüzeyde leke oluşturur.

Isı artışı olduğunda vücudumuzu serinletmek için otomatik olarak terleriz. Ama esas terlemenin amacı (idrar gibi) terle beraber metabolizmadaki bazı toksinleri atmaktır.

Terin içeriğinde su, sodyum, aminoasitler, klor, potasyum, üre gibi maddeler vardır. Deri yüzeyine çıktığında bakterilerle beraber kokusunu kazanır ve protein, demir, karbonhidrat ve amonyak içerir. Yapısı asittir.

"Bıyık bölgesi" gibi ter bezlerinin yoğun olduğu bölgelerde lekelenmelerin olması genelde bu sebepledir. Bıyık bölgesinde leke oluşmasına zemin hazırlayan başka sebepler de olabilir.

Bıyık bölgesini sir ağdayla veya iple aldığınızda, epilasyonun ardından kalıntıları temizlemek için sürülen "petrol türevi" olan sentetik yağı cilt üzerine bırakmayın. Güneşle temas etmemelidir. Hemen bir tonikle yağ kalıntısını temizleyin. Sivilcelenme olmaması için tüyler alındıktan sonra antiseptik bir ürün kullanın.

Bıyık bölgesinde tüylerin her seferinde daha cılız çıkmasını sağlayan "tüy azaltıcı serumlar" kullanın. Bu serumlar sivilce oluşumunu da önler. Bir sonraki epilasyonda kıllar yaklaşık %40-50 daha zayıf çıkacağı için cildiniz de daha az hırpalanacaktır.

Hamilelikte alın, elmacık kemikleri üzeri ve bıyık bölgesinde hormonların artışı sebebiyle leke çıkması sık rastlanan bir durumdur. Lekelenmeyi minimumda tutmak için sabahları 30 SPF mineral fitreli bir güneş koruyucuyu ihmal etmemeli. Gün içinde 3 saatte bir yenilemeli.

Bıyık bölgesinde - ve yüzde - tüy dökücü veya tüy sarartıcı kremler kullanıldığında, çok iyi durulanmalı ve güneş koruması sürülse bile 24 saat güneşe çıkılmamalı. Leke oluşmasını tetiklersiniz.

Lazer ve kimyasal peelng ile biyik bölgesindeki lekeyi silebilirsiniz. Ancak bu işlemler sonrası, güneş korumayı bir gün bile ihmal ederseniz lekenin yine çıkacağını bilmenizde fayda var. Emeğinize ve paranıza yazık olmaması için hatırlatmakta fayda var. Yazın bu işlemler uygulanamaz.

Doktora danışmadan, eczaneden gelişigüzel alıp kullanılan leke soyucu kremlerle lekeyi daha da koyulaştırabilir, cildi çok hassas hale getirebilirsiniz. Kabuklar oluşturabilirsiniz. Eczacınıza ve doktora danışmadan; her biri ilaç sınıfına giren bu jelleri tavsiye ile alıp kullanmayınız.

Elma sirkesi, limon, kantaron yağı, ozonlu yağ, TCA... Kafanızı karıştıran bir sürü "bıyık lekesi açma önerisine" kulak tıkayın. Bunlar açma şiddeti düşük çarelerdir. Kozmetik sektörü bu iş için var. Mesela limon %4-4,8 sitrik asit, %0,07- 0,26 oranında malik asit içerir. Elma sirkesinin pH'ı cildimize çok uygun ve hemen hemen aynı kuvvette malik asit içeriyor. Doğal asitler bunlar.

Oysa leke açıcı serum, asitli kozmetikler ve AHA'lı ürünler % oranı çok daha "kuvvetli" etken maddelerle lekeyi açar ve ilaçtan daha az hırpalayıcı içeriğe sahiptir.

Cildin kendini yenileme hızı vardır. Deri kendisini 30 günde yeniler.Sabah ve akşam düzenli "leke serumu" kullanacaksınız. Aksatmadan en az 1,5 ay devam edeceksiniz.

Serum alt tabakada lekeyi açma işlemine müdahale eder, gündüz nemlendirici ve gece kremi serumun açıcı etkisini hızlandıran yan ürünlerdir. Beraber kullanılmalıdır.

Leke serumu kullandığınız sürece ve sonrasında, sabahları mutlaka 30 SPF bir güneş koruyucu kullanacak ve 3-4 saatte bir yenileyeceksiniz. Çünkü gün içinde terlediğiniz için yüzeyden filtre akar gider. Korunmasız kalırsınız.